HEDEFİNİ Londra 2012 Olimpiyatları olarak belirleyen okçularımız, Hollanda ve ABD'de kotaları yakalarsa bir kez daha olimpiyat vizesi alacak.İZMİR Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Okçuluk Takımı’nın başarılı sporcuları Begül Lüklüoğlu, Ilgın Kızılgüneşliler, Aybüke Aktuna, Damla Ergin, Göktuğ Ergin, Sermet Çınar, Yusuf Çorba, Yağız Yılmaz ve Hasan Orbay, bu kez yaylarını bir büyük hedefe; 2012 Londra Olimpiyatları’na doğru gerdi. Okçuluk Erkek Milli Takımı’nın tamamını, bayan ekibinin ise üçte ikisini oluşturan İzmirli okçular, Hollanda-Amsterdam ve ABD-Ogden’de katılacakları iki şampiyonada kotaları yakalayıp 2012 Olimpiyat Oyunları için gerekli vizeyi almak istiyor.
İki olimpiyat tecrübesi olan Hasan Orbay ve birer kez bu heyecanı yaşayan Damla-Göktuğ Ergin çifti, milli takım kotalarının 1-2 ay içinde 4 bayan ve 4 erkeğe ineceğini söyleyerek, “Şu anda 7 bayan, 8 erkek sporcuyla çalışmalarımız sürüyor. 21-26 Mayıs tarihleri arasında Amsterdam’da bireysel, 17-23 Haziran’da ise Ogden’de milli takım kotaları için ok atacağız. 2011’de kullanamadığımız şansımızı bu kez tersine çevirip yeniden olimpiyatlarda ok atacağımıza inanıyoruz” dedi.

DAHA ÖNCE DE BAŞARDIK
Yeni hazırlık dönemi öncesinde yaptıkları tüm hataları görme fırsatı bulduklarını belirten Göktuğ Ergin, “Bir aylık geçiş döneminde bunların hepsini değerlendirme fırsatı bulduk. Hollanda ve ABD’de son iki şansımızı kullanacağız” vurgusu yaparken, takımın en tecrübeli ismi Hasan Orbay ise “Daha önce 2000 ve 2004’te iki kez olimpiyat heyecanı yaşadım. Bu benim için büyük avantaj. Dünya Şampiyonası’nda almamız gereken kotayı, Avrupa Şampiyonası’nda alabiliriz. Bunu daha önce de başardık. 2012 Londra için bu takımdan en az birer kota çıkacaktır” dedi.
Türk okçuluğunda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin özel bir yere sahip olduğunu ifade eden Antrenör Cumhur Yavaş da “Tek rakibimiz kendimiziz” diyerek şunları kaydetti:
“Çok iyi bir ekibe sahibiz. Erkek Milli Takımı’nın tamımı, bayanların ise üçte ikisinin İzmir Büyükşehir’den olması sayesinde neredeyse her gün kamp yapıyoruz. Geçilirsek, kendi sporcularımıza geçiliyoruz. Bu durum kulüp adına çok güzel. İyi bir hazırlık dönemi yaşıyoruz ve herkes yaptığı hataların farkında. Özgüveni yüksek bir takım durumuna geldik. Şimdi yapmamız gereken, bunu en üst seviyeye çıkarıp iyi bir psikolojiyle olimpiyat hazırlıklarını devam ettirmek. Teknik olarak bir sıkıntımız yok. Okçuluk, psikolojiyle doğrudan bağlantılı bir spor. Bunu sağlıklı bir yapıya kavuşturduğumuz anda gerekli vizeyi rahatlıkla alırız.”